İki

Şehir dışında, iki katlı ve bahçeli evlerinde Meltem, kızı Beril ile birlikte büyük bir mutluluk yaşamaktadır. Beril bahçede oyunlar oynarken, evin şömine önünde resim yaparak zamanını keyifle geçirmektedir. Ancak Beril’in tek mutsuzluğu, babasına duyduğu derin özlemdir. Babası hakkında sorduğu sorulara annesi Meltem tam anlamıyla cevap verememektedir. Beril mutlu anlar yaşarken, Meltem ise evin yaşlı bekçisiyle çeşitli sorunlar yaşamaktadır. Yaşlı adam, uygun olmayan zamanlarda ortaya çıkmakta, az konuşmakta ve Meltem’den bir şeyler yapmasını bekler gibi davranmaktadır. Meltem, adamın bu davranışlarından dolayı oldukça tedirgin olmaya başlamıştır. Tedirginliği artıran bir diğer durum ise hem Meltem hem de Beril’in ortak kabuslar görmeye başlamalarıdır. Üstelik Meltem, bazı kişileri görüp gizemli sesler duymaktadır. Tüm bu gelişmeler, ailelerinin mutluluğunun üstüne gölge düşürmektedir. Anne ve kız, evde yalnız ve savunmasız bir haldeyken, bekçi onlar için belki de en büyük tehlikeyi oluşturmaktadır. Ayrıca bahçedeki gölet yanında bulunan eski bir mezar taşı, gizemini korumaya devam etmektedir.