Deep Dark

Heyecanla heykeltıraş olmayı hayal eden genç bir adam, duvarda bulunan ve konuşan gizemli bir deliğe karşı derin bir sevgi beslemeye başlar. Bu tuhaf ve anlaşılması güç durum, zamanla oldukça ilgi çekici bir hal alır. Çünkü bu konuşan delik, beklenmedik şekilde ödüllü sanat eserleri ortaya koyar. Ortaya çıkan bu eserler, genç heykeltıraşın en yaratıcı hayallerini ve ustalığını bile geride bırakır. Deliğin varlığı ve ondan çıkan sanat eserleri, genç adamın sanat algısını ve anlayışını kökten değiştirir. Kendi yeteneklerinin ötesinde başarılar sergileyen bu esrarengiz deliğe karşı duyduğu yoğun merak, zamanla derin bir aşka dönüşür. Aşık olduğu bu delik ve yaşamındaki her şeyin aslında birer sanat formu olduğunu fark eder. Bu, sanatın kaynağı olan ve sanatçıyı aşan bir deliğe duyulan sıra dışı bir aşk hikayesidir.